Nuri Demirağ ve Türkiye’nin İlk Yerli Uçak Üretim Hikayesi: Hayallerden Gerçekliğe
Giriş: Bir Milletin Havacılık Rüyası
Türkiye’nin havacılık tarihi, sadece modern teknoloji ve devasa yatırımlarla şekillenmemiştir. Bu süreçte, hayal gücüne sahip bireyler de büyük bir rol oynamıştır. 1936 yılında başlayan bu hikaye, dönemin en önemli isimlerinden biri olan Nuri Demirağ ‘ın adını taşır. O dönemlerde, Türkiye’nin yerli uçak üretimi gerçekleştirmek için attığı ilk adımlar, hem başarılar hem de acı tecrübelerle dolu bir yolculuk olmuştur.
Türkiye’nin İlk Yerli Uçak Üretimi: Nuri Demirağ’ın Atölyesi
Beşiktaş Meydanı’nda Başlayan Büyüklük
1936 yılında Nuri Demirağ , Türkiye’nin ilk yerli uçak üretimini gerçekleştirecek olan atölyesinin temelini Beşiktaş Meydanı’ndaki deniz müzesi bölgesine attı. Bu girişim, Türk havacılık tarihinde bir ilkti. Nuri Demirağ , yalnızca bir işadamı değil aynı zamanda bir hayalperestti. Anadolu’yu kalkındırmayı hedefleyen projeleriyle tanınan Demirağ, binlerce vatan evladı için iş imkanları yaratırken aynı zamanda yüzlerce öğrenciyi de yetişmiş bir pilot olarak mezun etmeyi başardı.
NuD-36: Türkiye’nin İlk Tek Motorlu Uçağı
1936 yılında üretilen NuD-36 , Türkiye’nin ilk tek motorlu uçağıydı. Bu uçaktan sonra 1938’de ise NuD-38 , yani çift motorlu altı kişilik yolcu uçağı üretilerek bir başka ilk gerçekleştirildi. Bu uçaklar, Türk Hava Kurumu tarafından sipariş edilmişti ve dönemin havacılık standartlarına uygun olarak tasarlanmıştı.
Yeşilköy’deki Gök Okulu ve Pilot Yetiştirme
Eğitimle Geleceği İnşa Etmek
Nuri Demirağ , sadece uçak üretmekle kalmayıp aynı zamanda havacılık alanında eğitim veren bir kurum da kurdu. Bugün Atatürk Havalimanı’nın bulunduğu alana inşa ettiği “Gök Okulu”, yüzlerce pilot yetiştiren bir merkez haline geldi. Bu okul sayesinde Türkiye’nin havacılık endüstrisine katkı sağlanması amaçlandı.
Kazalar ve Bürokrasi Engelleri
1938 Kaza Olayı ve Sonrası
1938 yılında gerçekleşen bir test uçuşunda yaşanan kaza, tüm bu projelerin seyrini değiştirdi. Pilot Selahattin Reşit Alan , Yeşilköy’de iniş yaparken pistteki bir hendek nedeniyle kaza yaptı ve hayatını kaybetti. Bu olay sonrasında Türk Hava Kurumu , verdiği siparişleri iptal etti.
Bu karar, yalnızca bir şirketin başarısızlığı değil, aynı zamanda yerli ve milli sanayinin önüne konulan engellerin sembolü haline geldi. Mahkemelerde yıllar süren davalara rağmen, sonuç Türk Hava Kurumu lehine çıktı. Bürokrasinin, özellikle de dönemin CHP yönetimine ait zihniyetin, yerli üretim projelerini desteklemediği açıkça ortaya çıktı.
Sipariş İptalleri ve Yurtdışı Satış Engeli
Yerli Üretimin Önündeki Duvarlar
Kaza sonrası yaşanan gelişmeler, sadece yerli siparişlerin iptal edilmesiyle sınırlı kalmadı. Daha sonra çıkarılan bir kanunla, uçakların yurt dışına satışı da engellendi. İspanya, İran ve Irak gibi ülkelerden alınan siparişler iptal edilirken, üretilen uçaklar hurdacıya satıldı. Bu durum, fabrikanın kapanmasına ve tüm projelerin sona ermesine neden oldu.
Nuri Demirağ’ın Mektupları ve Çabaları
Devlete Sesleniş
Nuri Demirağ , hükümet üyeleri ve Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’ye mektuplar yazarak yanlışlığın düzeltilmesi için çaba gösterdi. Ancak bu girişimleri sonuçsuz kaldı. Fabrika kapatıldı, üretilen uçaklar ve yapılan tüm yatırımlar el konularak istimlak edildi.
Tarihi Bir Hikayenin Günümüzdeki Yankıları
Sivaslı Nuri Demirağ’ın Hayalleri Gerçeğe Dönüyor
Bugün, Nuri Demirağ’ın hayalleri tekrar gündeme gelmiştir. Modern Türkiye, yerli ve milli savunma sanayii alanında büyük adımlar atmaktadır. Özellikle havacılık sektöründe yapılan yatırımlar, geçmişte yaşanan başarısızlıkların unutulmaması gerektiğini hatırlatmaktadır.
Anahtar Kelimeler
#NuriDemirağ , #TürkiyeninİlkUçakÜretimi , #YeşilköyGökOkulu , #TürkHavaKurumu , #NuD36 , #NuD38 , #YerliVeMilliÜretim , #CHPBürokrasisi , #HavacılıkTarihi , #SivaslıNuriDemirağ , #TürkiyedeHavacılık , #YerliSanayi , #TekPartiZihniyeti